Grup Yolu’nun Adacık Bölümü Asfaltlanması Sonra Erdi

Adacık Beldesi’nin 17 Temmuz 2013 Çarşamba tarihinde Çilekli-Adacık sınırından güneybatı-doğu istikametine doğru başlatılan asfaltlama çalışması, Benlitaş-Çamlıca-Korucu köylerinin sacayağı şeklindeki kesişme noktası olan ve Adacık Beldesi’nin doğu istikametindeki sınırı olan “Abdi Boğazı Mevkii”ne ulaşarak tamamlandı. Çilekli yol ayrımı ve Abdi Boğazı arasındaki 5,5 kilometrelik mesafe bugün (31.07.2013 Çarşamba günü, saat :15.40 itibariyle) hedeflenen zamanda tamamlanmıştır. Grup Yolunun Meşeli istikametine kadar yaklaşık 1 km.lik kısmının da yarın bitirilmesi hedefleniyor.

Karaçayır (Zenida) Köyü yol ayrımından itibaren bugüne kadar asfaltlanılan yolun uzunluğu toplam 11,5 km.ye ulaşmıştır. Meşeli istikametinin çalışması tamamlanarak, Çarşıbaşı Yavuz Köyü-Karaçayır istikametinin de asfaltlanılmasına başlanacaktır.

Çeyrek asırlık maküs tarihine son vermek için yapılan çalışma süresince Ağaçlı,Karaçayır,Çilekli,Benlitaş ve Korucu köylerinden birçok vatandaşın, kendilerine verilen hizmetin coşku ve heyecanıyla, asfaltlama süresince iş makinalarının yanından ayrılmadıkları müşahede edildi.

Ne hazindir ki; Adacık sınırları içindeki çalışmada beldenin mülki amiri konumundaki belediye başkanı ve köyünün üst bölümleri olan Safra,Tarakçılı ve Yelev Mahallelerini ihtiva eden Benlitaş Köyü’nün idari heyetinden bir tek kişinin dahî çalışma mahalline gelmemesi gözlerden kaçmadı ve haklı olarak vatandaşın tepkisine sebep oldu.

Aynı manzara; köyünün Harmanlar Mevkii’nden, Camii Mahallesi ve Kırcıoğlu Mahallesi de istifade edecek olan Baltacı Köyü’nün idari heyetinden bir tek kişinin bulunmaması için de geçerlidir.

İmamları, Ramazan ayında “çalar saat” gibi kullan(dır)mak için, müftülüğün yolunu aşındırıp yırtınanlar, aynı gayreti kendi sınırları içerisindeki yolların yapım ve bakımı için de gösterselerdi; değil ana yollar, gaful araları dahî otoban yapılırdı.Heyhat ki; asıl vazifeleriyle uğraşması gerekenler, fasıl işleriyle uğraştıkları için aya çıkılması gerekirken yaya kalınıyor. Bu tavır adeta, yapılan hizmeti istememek, kabullenememek ya da en azından duyarsız kalmak gibi anlamlara gelmektedir kanaatimce. Zil takıp oynanması gereken yerde, sanki zilin sesini duyup da, sınıftan teneffüse kaçan öğrenciler gibi bazıları hizmetin olduğu yerden adeta kaçmaktadırlar.

Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem: “Nasılsanız öyle idare edilirsiniz” buyurarak; “Kafaya göre fes,layığıyla idare edilir herkes” vecizesindeki hakikatin tecelli ettiği apaçık müşahede edilmektedir.

Ziya Paşa’nın:

Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz,

Hüsnün görünür rütebe-i akl-ı eserinde

beyiti de lafla peynir gemisinin yürümeyeceği kaidesini ortaya koymaktadır.

Hakkını verelim: Karaçayır Köyü muhtarı Sayın Beytullah Altın, Çilekli Köyü muhtarı Sayın İsmail Verep ve Çamlıca Köyü muhtarı Sayın Yusuf Aydın’a çalışmaları takip etmek için yolda sıklıkla rastladım.

Hal-i pür melalimizi (içinde bulunduğumuz acınacak durumu) şairler sultanı Necip Fazıl KISAKÜREK’in şu enfes şiiri ne güzel anlatıyor:

BAŞIBOŞ

Vatanımda sular akar, başıboş;

Herkes, birbirini kakar, başıboş,

Bozkırlardan topal bir tren geçer;

Çocuk, merkep, öküz bakar başıboş.

Yanmaz da yürekler güneşe atsan;